CEVAP
Burada, ilaca şifa etkisini verenin Allahü teâlâ olduğu inkâr edilmiyor. İlaçlara kesin şifa tesirini veren, elbette Allahü teâlâdır. Yine S. Ebediyye’de deniyor ki:
İlaç üç türlüdür: Birinci kısım ilaçların etkisi, faydası kesindir, meydandadır. Ekmeğin açlığı, suyun susuzluğu gidermesi böyledir. Kinin bileşiklerinin sıtmaya, salisilâtların romatizmaya, aşı ve serumların, antibiyotiklerin ve sülfamitlerin de bakterilere karşı etkisi böyledir. Faydası kesin olan ilaçları kullanmak farz olmaktadır. Etkisi kesin olan sebeplere yapışmanın vacib olduğu ve bunları kullanmayıp zarar görmenin günah olduğu, Hadika ve başka kitaplarda yazılıdır. Yangını suyla söndürmek de böyle kesindir. Etkisi kesin olan bu gibi ilaçları kullanmamak tevekkül değil, ahmaklıktır ve haramdır.
Ağaç meyve verdi, yemek beni doyurdu, ilaç ağrıyı durdurdu, taş camı kırdı gibi sözler yanlış değildir. Bu sözler, (Bu şey, bu işin yapılmasına sebep oldu, vasıta oldu) demektir. Mesela, taş camı kırmaya sebep oldu demektir. (S.Ebediyye)