Sual: Canlı hayvanın, daha kesmeden etini satmanın veya satın almanın, ayrıca koyunların üzerindeki yünü, kırkılmadan önce satın almak veya satmak, dinen uygun mudur?
Cevap:
Cevap:
Canlı hayvanın etini tartı ile satmak ve koyunun üstündeki yünü ve canlı koyunun derisini satmak batıldır. İmâm-ı Ebû Yusuf hazretleri, koyun üstündeki yünü satmak ve ağaçtaki dut yaprağını satmak caizdir buyurmuştur. Canlı hayvan etini tartı ile satmak veya satın almak isteyen kimse, pazarlık yerinde bile, hayvanı tartıp etini kilo üzerinden, kendi kendine hesap edip çıkardığı fiyata göre, canlı hayvanı toptan pazarlık etmelidir.
***
Sual: Ağaçta bulunan toplanmamış meyveyi ve tarladan toplanmamış mahsulü satmak veya satın almak uygun olur mu?
Cevap:
***
Sual: Ağaçta bulunan toplanmamış meyveyi ve tarladan toplanmamış mahsulü satmak veya satın almak uygun olur mu?
Cevap:
Ağacın vereceği meyveyi veya tarlanın vereceği mahsulü, oluncaya kadar yerinden ayırmamak şartı ile, olmadan satın almak fasittir.
***
Sual: Bir arsa, bir bahçe satıldığı zaman, içinde bulunan ağaçlar veya bina da satılmış olur mu?
Cevap:
***
Sual: Bir arsa, bir bahçe satıldığı zaman, içinde bulunan ağaçlar veya bina da satılmış olur mu?
Cevap:
Bir arsa satılınca, içindeki binalar, anahtarlar da satılmış olur. Bir bahçe satılınca, içindeki ağaçlar da satılmış olur. Tarla satılınca, içindeki ekini, ağaç satılınca meyvesi, ev satılınca eşyası satılmış olmaz. Bayi, satıcı, ekini ve meyveyi, eşyayı toplayıp tahliye etmeye mecbur olur. Ekini ile, meyvesi ile derse, böylece satılmış olur. Bir ağacın tam belirmiş meyvesini yiyecek halde olmasa bile satmak caizdir. Müşteri hemen toplar. Ağaçta kalmasını isterse, bey, alışveriş fasit olur. Müşteri istemez, fakat bayi, satıcı izin verirse, iyi olur.
***
Sual: Birinin bahçesine arılar gelip bal yapsa, bu bal, bahçe sahibinin mi olur?
Cevap:
***
Sual: Birinin bahçesine arılar gelip bal yapsa, bu bal, bahçe sahibinin mi olur?
Cevap:
Bir bahçede kuş yavrulasa veya yumurtlasa veya sahipsiz hayvan girse, bunlar alanın olup, bahçe sahibinin olmaz. Bahçe sahibi görüp, kapıyı kapatırsa onun olur. Bir yerde şeker veya para atılsa, kimin üstüne düşerse onun olur. Bir bahçeye arılar gelip bal yapsa veya ağaç çıksa veya sular kum getirip yığsa, bahçe sahibinin olur.
***
Sual: Satılan mal karşılığında, sahte para verilmiş ise, satıcının ne yapması gerekir?
Cevap:
***
Sual: Satılan mal karşılığında, sahte para verilmiş ise, satıcının ne yapması gerekir?
Cevap:
Bir kimse sattığı malın semeni, karşılığı olarak bilmeyerek sahte para aldıysa ve o kişi de yanında ise, geri verip iyisini alır. Sahte parayı kullandı ise, iyisini isteyemez.
***
Sual: Bir kimsenin, canı çektiği her yiyeceği, içeceği, yemesi ve içmesi israf olur mu?
Cevap:
***
Sual: Bir kimsenin, canı çektiği her yiyeceği, içeceği, yemesi ve içmesi israf olur mu?
Cevap:
Her istediğini yemek de israftır. İbni Mâce, imâm-ı Beyhekî ve Abdullah ibni Ebiddünyâ hazretleri kitaplarında, Enes bin Mâlik hazretlerinin, Resûlullah efendimizin;
(Her istediğini yemek israftandır) buyurduğunu naklediyorlar.
Günde iki kere ve her istediğini yemenin israf olması, doyduktan sonra veya hazım, sindirim olmadan, acıkmadan tekrar yemek israf olur demektir. Çünkü, gündüz ikinci olarak yemek, hele kısa günlerde ve çalışmayan kimseler için, çok kere, tam acıkmadan yemek olur. Bir sofrada, her istediğini yemek de, doyduktan sonra yemek olur. Bildirilen iki hadîs-i şerifte, israf olduğunu açıkça anlatmadığından, israfa, harama teşbih, benzetme buyurulması da mümkündür.
Fakat, bir yemekten usanıp her birinden biraz yiyerek ibadet yapmak mesela oruç tutmak, helal kazanmak için çalışmak veya Müslüman kardeşlerine yardım etmek gibi ibadetler için kuvvetlenmek düşüncesi ile veya sofrada misafir bulundurmak niyeti ile olursa, israf olmayacağı, Hulâsa kitabında ve başka kitaplarda yazılıdır. Kitapların sözü, yemek çeşitleri, yalnız bu iki sebeple arttırılabilir demek değildir. Ziyan etmedikçe ve başka bozuk niyet ile olmadıkça, lezzet ve zevk için arttırmak da caiz olduğunu, A'râf sûresinin 31. âyeti ve Mâide sûresinin 90. âyeti göstermektedir. Bu iki âyet-i kerimeye dayanarak, âlimlerimiz, her çeşit meyve yiyerek lezzet almaya caiz demişler ve Resûlullah efendimizin çeşitli meyve yediğini haber vermişlerdir. Abdullah ibni Abbâs hazretleri için buyurulan;
(İstediğini ye, istediğini giyin! İnsanı yanlış yola götüren, israf ve tekebbürdür) hadîs-i şerifi, Buhârîde yazılıdır.
***
Sual: Bir kimsenin, kendi elbisesini yırtması, yakması, günah işleyenlere para, mal vermesi de israf olur mu?
Cevap:
(Her istediğini yemek israftandır) buyurduğunu naklediyorlar.
Günde iki kere ve her istediğini yemenin israf olması, doyduktan sonra veya hazım, sindirim olmadan, acıkmadan tekrar yemek israf olur demektir. Çünkü, gündüz ikinci olarak yemek, hele kısa günlerde ve çalışmayan kimseler için, çok kere, tam acıkmadan yemek olur. Bir sofrada, her istediğini yemek de, doyduktan sonra yemek olur. Bildirilen iki hadîs-i şerifte, israf olduğunu açıkça anlatmadığından, israfa, harama teşbih, benzetme buyurulması da mümkündür.
Fakat, bir yemekten usanıp her birinden biraz yiyerek ibadet yapmak mesela oruç tutmak, helal kazanmak için çalışmak veya Müslüman kardeşlerine yardım etmek gibi ibadetler için kuvvetlenmek düşüncesi ile veya sofrada misafir bulundurmak niyeti ile olursa, israf olmayacağı, Hulâsa kitabında ve başka kitaplarda yazılıdır. Kitapların sözü, yemek çeşitleri, yalnız bu iki sebeple arttırılabilir demek değildir. Ziyan etmedikçe ve başka bozuk niyet ile olmadıkça, lezzet ve zevk için arttırmak da caiz olduğunu, A'râf sûresinin 31. âyeti ve Mâide sûresinin 90. âyeti göstermektedir. Bu iki âyet-i kerimeye dayanarak, âlimlerimiz, her çeşit meyve yiyerek lezzet almaya caiz demişler ve Resûlullah efendimizin çeşitli meyve yediğini haber vermişlerdir. Abdullah ibni Abbâs hazretleri için buyurulan;
(İstediğini ye, istediğini giyin! İnsanı yanlış yola götüren, israf ve tekebbürdür) hadîs-i şerifi, Buhârîde yazılıdır.
***
Sual: Bir kimsenin, kendi elbisesini yırtması, yakması, günah işleyenlere para, mal vermesi de israf olur mu?
Cevap:
Bu konuda Hadîka kitabında buyuruluyor ki:
"Başkasının malını helak etmek, zulüm olur. Ödemek lazım olur. Kendi malını helak etmek ise, israf olur. Günah işlemek için ve günah işlenilmesi için verilen mal ve paralar da israf olur."
***
Sual: Din bilgilerine inanmamak, aşağılamak imanı giderir mi?
Cevap:
"Başkasının malını helak etmek, zulüm olur. Ödemek lazım olur. Kendi malını helak etmek ise, israf olur. Günah işlemek için ve günah işlenilmesi için verilen mal ve paralar da israf olur."
***
Sual: Din bilgilerine inanmamak, aşağılamak imanı giderir mi?
Cevap:
İslâm bilgilerine inanmamak, bunları ve din âlimlerini aşağılamak da, küfür olur, imanı giderir.