CEVAP
İcab ve kabulün ikisi de, o yerde âdet olan kelimelerle ve mazi [geçmiş zaman] şeklinde olunca, niyet etmek gerekmez. (S. Ebediyye)
İcap ve kabul gerçekleştiğine göre, verdim derken, hediye etmeye niyet etmemiş olsa da, palto sizindir. Vermem demesi uygun olmaz.
Dinen fakir değilseniz ve hediyeyi geri istemeye mani olan diğer şartlar da yoksa, geri istemesi caiz ise de, hediyeyi geri istemek insanlığa yakışmadığı için, yiğitliği sizin yapmanız ve geri hediye ederek, onu zor durumdan kurtarmanız, en uygun olanıdır.
Yemek yerken
Sual: Yemek yerken namaz vakti girse, ne yapmak gerekir?CEVAP
Yemek yerken namaz vakti girse, yemeğe devam edildiği takdirde namaz vakti kaçacaksa, yemek bırakılıp namaz kılınır. Cemaat kaçacak diye, yemek bırakılmaz. Eğer yemek yerken Cuma namazının cemaati kaçacaksa, yine yemek bırakılır. (S. Ebediyye)
Mürtede hüsnüzan
Sual: S. Ebediyye’de, (İslam dinine inanmayanlar öldükten sonra, bunlar için, “Belki tevbe etmiştir” demek boştur. Bunların zulüm yapan âzâlarının iyilik etmesi, diliyle dua etmesi ve mazlumları hoşnut edecek vasiyette bulunmaları gerekir. Böyle tevbe etmeyen mürtedlerin ölülerine hüsnüzan edilmez) deniyor. Kâfirin, mürtedin iyiliğinin ve dua etmesinin ne faydası olacak ki?CEVAP
Elbette kâfirin ve mürtedin iyiliklerine sevab verilmez; fakat bazı kimseler, bir kâfir veya bir mürted ölünce, (Belki ölmeden önce tevbe edip Müslüman olmuştur. Hüsnüzan etmek gerekir) diyorlar. Burada, böyle söyleyenlere cevap veriliyor; yani (Dinimizde hüküm zahire, görünüşe göre verilir. Tevbe ettiğini, pişman olduğunu gösteren bir alamet yoksa hüsnüzan edilmez, Müslüman kabul edilmez. Bu alametler de, zulmünün aksini gösteren hareketlerdir) denmek isteniyor. Tevbe ettiği biliniyorsa, o zaman hüsnüzan ediliyor. Tevbe ettiği bilinmiyorsa, tevbe etmiştir diye hüsnüzan edilmez. Tevbe etmiş bile olsa, biz bilmediğimiz için, hüsnüzan etmeyişimizin vebali olmaz; çünkü açıktan işlenen günahların tevbesi açık olur.
***
Sual: Bir şeyi 15 liraya alan kimse, 10 lira ile 5 lira verdiğini düşünerek, 10 lira verdim dese, yalan söylemiş olur mu?
CEVAP
Hayır, yalan söylemiş olmaz; çünkü 10 lira verdiği yalan değildir. Diğer verdiği 5 lirayı söylememiş oluyor, yalan olmuyor. Yine bunun gibi, 15 hurma yemiş olan birine kaç hurma yedin diye sorsalar, o da 10 tane hurma yedim dese, yalan söylemiş olmaz; sadece yediği 5 taneyi söylememiş olur. (F. Hindiyye)
Bunun gibi, biz satıcı olsak, bir fakir de gelip beğendiği bir malı almak istese; fakat pahalı gelse, biz o malı 10 liraya aldığımız halde, (Bu mala 5 lira verdik, size 6 liraya satabiliriz) desek caiz olur, günah olmaz.
Yine bunun gibi sebeplerle, kölenin efendisine, babanın oğluna veya oğlunun babasına yaptığı şahitlikler geçerli olmaz. Mesela baba, bir kimseye 10 sopa vursa, o kimse de babaya 5 sopa vursa, oğluna yemin ettirseler, o da, (Vallahi bu adamın babama 5 sopa vurduğunu gördüm) dese doğru söylemiş olur, yalan olmaz. Söylediği doğru; fakat gizledikleri de vardır. Başka şeyleri gizlemesi, ayrı bir konudur. Babasının vurduğu sopa, büyük ve kalın olabilir. Adamın sopası ince olabilir. Bunlar sorulmazsa, şahit söylemezse yalan olmaz.
Sualde de böyle bir incelik var. Bir 5 lira, bir de 10 lira vermiştir. Birisini söylemeyip, verdiği 10 lirayı söylemesi yalan değildir.