Cevap: Dünya işlerindeki, madde âlemindeki intizam, Allahü teâlânın varlığını akıl sahiplerine haber veriyor. Ahiretin var olduğunu da Allahü teâlâ haber veriyor. O hâlde, Aklı, ilmi olanın, Allahın varlığına ve birliğine inanması lâzımdır. İnanmamak, ahmaklık, cahillik olur. Allahü teâlâya iman etmek, Onun (Ülûhiyyet sıfatları)na yani Onun (Sıfât-ı zâtiyye)sine ve (Sıfât-ı sübûtiyye)sine ve verdiği haberlere inanmaktır ve Onun dinine uymaktır. İslâmiyete uyan bir kimse, dünyada da rahat ve mesut yaşar. Herkese iyilik eder. Allahü teâlâ, kullarına çok acıdığı için, faydalı şeyleri yapmalarını emretmiştir. Bu emirlere (Farz) denir. Zararlı şeyleri yasak etmiştir. Bunlara (Haram) denir. Farzların ve haramların hepsine (Ahkâm-ı islâmiyye) denir. Dinler, Allahü teâlânın kullarına rahmetidir, ihsanıdır. Dinlere inanan ve uyan, dünyada ve ahirette Allahü teâlânın ihsanına kavuşur, mesut olur. İnanmayan, aklı ile faydalı olduğunu anlayarak, dünya işlerinde uyarsa, yalnız dünyada mesut, rahat yaşar. Şimdi Avrupalıların bir kısmı, bunun için, rahat ve mesut yaşamakta, İslâmiyete uymayan Müslümanlar zelil, hakir yaşamaktadır. (İslâm Ahlâkı s. 154)
***
Sual: Dünyada insanlar Peygambere iman ve uyma konusunda kaç kısma ayrılmaktadır?
Cevap: İnsanlar dört kısımdır:
1- Peygambere inanır ve buna uyar. Bunlar dünyada rahat ve huzur içinde yaşar. Ahirette, doğru Cennete gider. Nefsine uyarak hâsıl olan günahları, kalp ile tevbe, dil ile istiğfar ederek ve dünyada sıkıntılar çekerek, af edilecek, doğru Cennete giderek, nimetler içinde sonsuz yaşayacaktır. Bunlara (Salih kul) denir.
2- Peygambere inanır ve buna uyar. Dünyada dert, sıkıntı ve hastalık içinde yaşar. Dertlere sabır ve şükür eder. Sabırları, derecelerinin, sonsuz nimetlerinin artmasına sebep olur. Bunlar, nefislerine uymaz. Bunlara (Velî) denir. Böyle kimseler azdır.
3- Peygambere inanır. Peygambere değil, nefsine uyar. Dünyada sıkıntı çeker. Bunlar, nefislerine uyarak hâsıl olan günahlar kadar Cehennemde yandıktan sonra, Cennete gireceklerdir. Bunlara (Fasık kul) denir. Çok habis kimselerin daha çok azmaları için, işlerinde başarı, kolaylık ve rahatlık da verilir. İslâmiyetin bir emrini beğenmeyen kâfir olur. Kâfirler, Cennete girmeyecek, Cehennemde sonsuz yanacaklardır.
4– Peygambere inanmaz. Ahkâm-ı islâmiyyenin emir ve yasak ettiği şeyleri akıl ile bulup, bunlara ve Müslümanlara uyan kâfirler, dünyada saadete kavuşur. (İslâm Ahlâkı s. 145)
***
Sual: Fıkıh ilmi kaç kısımdır ve bu kısımlarda hangi hükümler bildirilmektedir?
Cevap: Fıkıh ilmi, yani Ahkâm-ı islâmiyye, İslâmiyetin bildirdiği hükümler dört büyük kısma ayrılır:
1-İbâdât olup beşe ayrılır: Namaz, oruç, zekat, hac, cihad. Her birinin dalları çoktur.
2-Fıkıh ilminin ikinci kısmı Münâkehât olup, evlenme, boşanma, nafaka ve daha nice dalları vardır.
3-Fıkhın üçüncü kısmı Mu'âmelât olup, alışveriş, kira, şirketler, faiz, miras gibi birçok bölümleri vardır.
4-Ukûbât yani Had denilen cezalar olup, başlıca altı kısma ayrılmaktadır: Kısâs, sarhoşluk, sirkat, zina, kazf, riddet, yani mürted olmak cezalarıdır. Cezalar günahı takip ettiği için Ukûbât denir.
***
Sual: Herhangi bir Müslüman, kendi mezhebine göre yapması mümkün olmayan bir işi, bir ibadeti, diğer bir mezhebi taklid ederek yapabilir mi?
Cevap: Bir işin yapılmasında haraç, güçlük bulunursa, yani kendi mezhebine göre yapmasına imkan olmayan bir işi, başka mezhebe uyarak yapmak caiz olur. Fakat, ikinci mezhebin o işe bağlı olan şartlarını, yani farzlarını ve müfsidlerini gözetmesi de lazımdır. Hanefi mezhebi âlimlerinin, böyle işlerde, Mâliki mezhebini taklit etmeye fetva verdikleri, ibni Âbidîninde yazılıdır.
***
Sual: Aynı toprak veya toprak cinsi olan bir şeyle, birkaç kişi teyemmüm yapabilir mi?
Cevap: Bir topraktan birkaç kimse teyemmüm edebilir. Çünkü, teyemmüm edilen toprak ve benzerleri, müstamel, kullanılmış olmaz. Teyemmümden sonra, elden, yüzden dökülen toz ise müstameldir.
***
Sual: İnsan veya hayvan necaseti, gusülde kullanılmış su ile de temizlenebilir mi?
Cevap: Necaset, her temiz su ile, abdest ve gusül alınmış su ile, sirke ve gül suyu gibi akıcı mayilerle ve tükürükle temizlenir. Süt ve yağla temizlenmez.
***
Sual: Müslüman iken aklını kaybeden bir kimsenin Müslümanlığı devam etmekte midir?
Cevap: İman, ibadetler ve amellerde, Allahü teâlâ, kullarından gücü yetmediği şeyleri istememiştir. Bunun için, Müslüman iken deli olan, gafil olan, uyuyan, ölen kimse, bu halinde tasdik etmekte değil ise de, Müslümanlıkları devam etmektedir.
***
Sual: Bir söz söylemekle de iman gidebilir mi?
Cevap: Bir Müslüman, imanın gitmesine sebep olacağı sözbirliği ile bildirilmiş olan şeyleri, bilerek, istekle söyler veya yaparsa, imanı gider.