Cevap: Akika, çocuk nimetine karşılık, Allahü teâlâya şükretmek niyeti ile hayvan kesmektir. Çocuğa nafaka vermesi vacib olan kimsenin, yedinci günü isim koyması ve başını kazıyıp, saçının ağırlığı kadar, erkek için altın veya gümüş, kız için gümüş sadaka vermesi ve kendi malından, erkek için iki, kız için ise bir akika hayvanı kesmesi, Hanefi mezhebinde müstehabdır. Akika hayvanı, kurbanlık hayvan gibi olmalıdır. Daha sonra ve her zaman da kesilebilir. Akika, Kurban Bayramında da kesilebilir. Resûlullah efendimizin nübüvvetten sonra, kendisi için akika kestiği Şir'ada yazılıdır.
Ölü olarak doğan çocuğa isim konmaz ve akikası kesilmez. Akika olarak kesilen hayvanın etlerinden, kesen yiyebilir ve pişmiş veya çiğ olarak zengin, fakir herkese verilebilir. Akika kesmek, Şafii ve Maliki mezheplerinde sünnet-i müekkededir. Şafii ve Hanbeli mezheplerinde, kemikleri atılmaz, kırılmaz. Oynak yerlerinden ayrılıp toplanır. Bir temiz, beyaz bez içinde gömülür. Hanefi ve Maliki mezheplerinde kemikleri kırılabilir.
Akika, çocukları belalardan, hastalıklardan korur. Kıyamette, anaya, babaya, ayrı bir şefaat ederler. Mevâhib-i ledünniyyede deniyor ki:
“Hicretin sekizinci yılında İbrahim dünyaya gelince, yedinci günü, Resûlullah efendimiz İbrahim’in başını tıraş ettirip, saçının ağırlığı kadar gümüş sadaka verdi ve akika olarak iki koç kesti. Saçlarını gömdü.”
***
Sual: Kurban Bayramı zannı ile kesilen kurbanlık hayvanın etini, kurban sahibi yiyebilir mi?
Cevap: Kurban Bayramı zannı ile, vaktinden evvel kesilen hayvan kurban olmaz, etinden yemek ve zenginlere yedirmek de helal değildir. Bunlar fakirlere verilir. Bunun için, kurban, arefe günü kesilmez. Eğer kesilirse, etinden kurban sahibinin kendisinin yemesi ve zenginlere yedirmesi helal olmaz. Şahitler ile, meşru olarak bayram olduğu hüküm olunup ve bayram namazı kılınıp, kurban kesildikten sonra, arefe olduğu anlaşılırsa, namaz ve kesilen kurban kabul olur.
***
Sual: Hacda bayramın birinci günü Mina'da olanlar, bayram namazı kılacak mıdır?
Cevap: Bayramın birinci günü Mina'da bulunanlara bayram namazı kılmak vacib değildir.
***
Sual: Camide yapılması câiz olmayan şeyler nelerdir?
Cevap: Camide yapılması câiz olmayan şeyler yirmikidir. Bunlardan bir kısmı şunlardır:
İbni Âbidîn buyuruyor ki:
1- Cami kapısını kilitlemek mekruhtur. Hırsız tehlikesi varsa, mekruh olmaz.
2- Cami üzerinde cima, tahrimen mekruhtur. Kâbe-i muazzama ve cami üzerine basmak da mekruhtur. Cami üzerine cünüp çıkmak haramdır.
3- Cami üzerine abdest bozmak tahrimen mekruhtur. [Camiin altına ve mihrap duvarının önüne abdesthane yapmanın mekruh olduğu (Tergîb-üs-salât)da yazılıdır.] Çünkü, camilerin üstü, semaya kadar mescittir. Altı da böyledir. Altını şadırvan, hamam yapmak câizdir.
4- Camiden bazen geçmek câizdir. Yol hâline getirmek mekruhtur. Özür olursa, mekruh olmaz. Her gün mescide ilk girişte (Tehıyyet-ül-mescid) kılar. Sonraki girişlerinde kılmaz. Hamevî (Eşbâh) şerhinde diyor ki, (Camie girenin (Tehıyyet-ül-mescid) olarak, iki rekat namaz kılması, sözbirliği ile sünnettir. Bazen, müstehab deyince sünnet anlaşılır. Kur’ân-ı kerim okunuyorsa, tehıyyet kılınmaz. Çünkü, Kur’ân-ı kerimi dinlemek farzdır. Farz-ı kifaye için dahi sünneti terk etmek evlâdır. Kur’ân-ı kerimi teganni ile okumak ve bunu dinlemek haramdır). [Dört vakit namazın sünnetlerini kaza niyeti ile kılmak lâzım olduğu buradan da anlaşılmaktadır.] (Kâdîhân)da diyor ki, (İmam teganni ile okuyorsa, başka mescide gitmek efdaldir. Zânî veya fâiz yiyici ise [veya başka haram işlediği, zevcesini, kızını açık gezdirdiği malum ise] başka mescide gitmelidir). Zaruretsiz camiden geçmeği âdet eden, fasık olur. (Tam İlmihal s. 245)