Cevap:
Âyet-i kerimeleri ve Allahü teâlânın isimlerini, yerde serili şeyler ve seccadeler üzerine yazmanın tahrimen mekruh olduğu Halebîde yazılıdır. Kâbe-i muazzamanın resmini yere sermek, koymak da böyledir.
Paralar üzerine yazmanın mekruh olduğu İmdâdın Tahtâvî haşiyesinde yazılıdır. Büyük âlim, seyyid Abdülhakîm efendi buyuruyor ki; “Eshab-ı kiram ve Tabiin zamanlarında, paralar üzerine mübarek kelimeler yazılmadı. Çünkü para, alışveriş vasıtası olduğundan, muhterem değildir, hakirdir. Üzerlerine resim koymak caiz olur.
Ehl-i sünnet olmayan Fâtımîler, Resûlîler gibi, mutezile itikadında olup, Müslüman ismini taşıyan, fakat İslâmiyete uymayan hükümdarlar, para üzerine âyet-i kerime ve hadis-i şerif yazmışlardır. Milleti kandırmak, Müslüman görünmek için yaptıkları hilelerden biri de bu idi. Din âlimleri, muhterem kelimeleri, paralara değil, mezar taşlarına bile yazmaya izin vermemiştir. Böyle paraları abdestsiz tutmak mekruh olduğu, Fetâvâ-yi Hindiyyede yazılıdır.”
***
Sual: Kur’ân-ı kerim okunacağı zaman nelere dikkat etmeli ve nasıl tutmalıdır?
Cevap:
Konu ile alakalı olarak Riyâd-un-nâsıhînde deniyor ki:
“Kur’ân-ı kerim, İslâmiyete uyan hafızlara şefaat edecektir. Müslimdeki hadis-i şerifte; (Kur’ân-ı kerim, okuyanlarına, ya şefaat edecek veya düşman olacaktır) buyuruldu. Bir hadis-i şerifte de; (Kur’ân-ı kerim okuyan çok kimse vardır ki, Kur’ân-ı kerim, onlara lanet eder) buyuruldu. Kur’ân-ı kerimi abdestli olarak okumak, sağ el ile tutmak, dizden aşağı koymamak, bitirince açık bırakmamak, başka şey yaparken kapayıp yüksek bir yere koymak, okurken konuşmamak, konuşursa, tekrar Eûzü okuyarak başlamak lazımdır. Mushafı ve Kur’ân-ı kerim bulunan teybi ayağa kalkarak almalıdır.”
***
Sual: Müslümanlıktan çıkan bir kimse, Müslüman olan babası vefat ettiği zaman, babasının mirasından pay alması dinen uygun mudur?
Cevap:
Müslüman evladı olduğu hâlde, helale, harama, farzlara, namaza, gusle ehemmiyet vermeyen, bunları inkâr eden, pişman da olmayanın imanı gider ve böyle olan bir kimse, Müslümandan miras alamaz.