Cevap:
Lügatte, sözlük anlamı itibari ile caiz demek, olması da, olmaması da uygundur demektir. Fakat, İmam-ı Eş'arî hazretleri, rü'yetin, görmenin caiz olması demek; Allahü teâlâ, bu dünyada yakın olmanın, karşısında olmanın ve dünyada yaratmış olduğu fizik kanunları ile görmenin dışında olarak, insanda bambaşka bir görmek kuvveti yaratmaya kadirdir demektir.
Mesela, Çin’de bulunan âmâ bir kimseye, İspanya'daki sivrisineği göstermeye veya dünyadaki insana, Ay'da ve yıldızda bulunanı göstermeye kadirdir ve caizdir. Böyle kuvvet, Allahü teâlâya mahsustur. İkinci olarak, dünyada gördüm demek, âyet-i kerimeye ve âlimlerin söz birliğine uygun değildir. Bunun için, böyle bir şeyi söyleyen kimse zındıktır. Üçüncü olarak, dünyada rü'yetin, görmenin caiz olması,
Allahü teâlâyı dünyada, fizik kanunları ile olan görmek caiz olur demek değildir. Halbuki, Allahü teâlâyı gördüm diyen kimse, başka şeyleri, eşyayı, cisimleri gördüğü gibi gördüm demektedir. Bu ise, caiz olmayan bir görmektir. Zındık, İslamiyeti içeriden yıkmak, Müslümanları aldatmak için Müslüman görünen kimseye denir.
***
Sual: İnsan için hayat denilince, sadece dünya hayatı mı anlaşılır?
Cevap:
Din kitaplarında, insan için hayat, dünya ve ahiret hayatı olmak üzere iki kısımdır deniyor. İnsan ölünce, dünya hayatı biter, ahiret hayatı başlar. Ahiret hayatı da üç kısımdır. Tekrar dirilinceye kadar kabir hayatı, sonra kıyamet hayatı ve bundan sonra da, Cennet ve Cehennem hayatıdır. Bu üçüncü hayat ise, sonsuzdur.
***
Sual: Ölmekte olan bir kimsenin, görmesi, işitmesi, bir anda mı bitmektedir?
Cevap:
Ölünün his duygularından en son kaybedeceği şey işitmesidir. Zira ruh kalpten ayrıldığı vakit yalnız görmesi bozulur. Fakat işitmesi, ruh kabzoluncaya kadar kaybolmaz. Bunun için Peygamber efendimiz;
(Ölüm hastalığında olanlara şehadeteyn-i kelimeteyn ki, Lâ ilâhe illallah Muhammedün Resûlullahtır. Bu kelimeyi telkin ediniz!) buyurmuştur. Ölüm hâlinde olanın yanında çok söz söylemekten de menetmişlerdir. Çünkü o zaman, insan şiddetli sıkıntı içindedir.