CEVAP
Herkes sabır denince belaya sabrı anlar. Daha önemlileri de vardır. Sabır üçtür:
1- Bela gelince, 2- İbadet ederken 3- Günah işlememek için.
Bunlara sabredilirse, çok nimetlere kavuşulur. Bir hadis-i şerifte, (Belaya sabredene 300, ibadet yapmaya sabredene 600, günah işlememeye sabredene ise 900 derece ihsan edilir) buyuruldu. (Ebu-ş-şeyh)
Birkaç örnekle açıklayalım:
1- Belaya sabır hakkında bir hadis-i şerifte buyuruluyor ki: (Allahü teâlâ buyurdu ki: “Bedenine, evladına veya malına bir musibet gelen, sabr-ı cemille karşılarsa, Kıyamette ona hesap sormaya hayâ ederim.”) [Hâkim]
2- Belaya sabra göre, ibadete sabır daha zor olduğu için, sevabı da daha fazladır. Mesela, bir ay aç, susuz durarak ve başka ihtiyaçları da terk ederek oruç tutmak, herkese kolay değildir. Çok kimse bu sabrı gösteremiyor. Abdest almak, sabah uykudan uyanıp kalkmak, günde beş vakit namaz kılmak çok kimseye zor geldiği için, bu sabrı gösteremiyorlar.
3- Günah işlememeye sabır, ibadet işlemeye sabretmekten daha zor olduğu için sevabı da daha çoktur. İnsan ibadete sabredip yapabilir, fakat günaha sabır zordur. Mesela hemen gıybete girer. Çok kimse gıybet günahından kurtulamaz, yani sabredemeyip gıybet eder. Çoğu insan, kibrin büyük günah olduğunu bildiği hâlde, kendisinin küçük düşmesine rıza gösteremez. Herkesin kendisini övmesini ister.
Çok kimse kadınların açık gezmesinin, boyanıp, koku sürünüp dışarıya çıkmalarının günah olduğunu bildiği hâlde, dayanamaz, bu günahı işler. Çoğu kadın, namaz, oruç ve diğer ibadetleri yapmaya sabır gösterdiği hâlde, kapalı gezmeye sabredemez. Günah işlememeye sabır, onun için çok kıymetlidir.
Bir günahtan kaçmak birçok ibadet etmekten üstündür. Büyük küçük her çeşit günahtan çok sakınmalı. Namaz kılmayanın da, günahtan sakınması imkânsız denecek kadar zordur. Kur’an-ı kerimde, namazı doğru kılmanın, her çeşit kötülüğü, günahı önleyeceği bildiriliyor. Namazı doğru kılarak, günahlardan sakınmaya çalışmalıyız.