Cevap:
Teyp bandına ve gramofon plâğına Kur’ân-ı kerim almak, kâğıt üzerine yazmak gibidir. Teyp ve gramofon, müzik, şarkı, keyif, oyun ve eğlence için kullanılıyor ise de, kâğıt ta, roman, açık resim, eğlence ve fuhuş dergileri olmaktadır. Kur’ân-ı kerim kâğıda yazılınca (Mushaf) olur. Mushaf, Kur’ân-ı kerimin okunmasına ve öğrenmesine ve ezberlenmesine sebep ve vâsıta olduğu için kıymetlidir.
Mushaf yazmak ve hediye etmek, bunun için, çok sevaptır. Bant ve plâk da, Kur’ân-ı kerimin benzerini işiterek öğrenilmesine ve ezberlenmesine vâsıta olmaktadırlar. Kur’ân-ı kerimi, bu niyet ile, teyp, plâk üzerine almak câiz olur. Bunlara da, Mushaf-ı şerife olduğu gibi hürmet etmek, bunlara başka şeyler doldurmamak, yükseğe koymak, üzerlerine bir şey koymamak, abdestsiz tutmamak, kâfirlere, fasıklara vermemek, başka şeyler bulunan bantlar ve plâklar arasına koymamak, fısk, oyun, eğlence yerlerinde çalmamak lâzımdır. Kur’ân-ı kerim dinlemek için kullanılan gramofon ve teyp hiçbir zaman fısk meclislerine götürülmemeli, bunlarda hiçbir zaman, haram olan çirkin şeyler çalınmamalıdır.
Çalgı çalmakta kullanılan bir gramofonun ve teybin Kur’ân-ı kerim dinlemek için de kullanılması, şarkı, gazel okuyan fasık bir hâfızın okuduğu Kur’ân-ı kerimi dinlemeğe benzer ki, bunun câiz olmadığı yukarıda bildirildi. Kısacası, Kur’ân-ı kerim bulunan bantlar ve plâklar Mushaf-ı şerif gibi kıymetlidirler. Bunlara da saygısızlık yapmak, küfre sebep olur. Şu kadar var ki, bunlardan Kur’ân-ı kerimi dinlemek, hâfız dinlemek olmaz. Tam benzerini dinlemek olur. Kur’ân-ı kerimi dinlemek sevabı hâsıl olmaz. Çünkü, Kur’ân-ı kerimi tilâvet etmek, yani okumak demek, şuurlu bir kimsenin, Kur’ân-ı kerim okuduğunu bilen insanın okuması demek olduğu (Redd-ül-muhtâr)ın beşyüzonaltıncı sahifesinde yazılıdır. Fakat, benzerini de saygı ile dinlemek farzdır. Küçük çocuğun şuursuz olarak okuduğunu dinlemenin de lâzım olduğu (Redd-ül-muhtâr)ın üçyüzaltmışaltıncı sahifesinde yazılıdır.
Kur’ân-ı kerim kâğıda yazılınca (Mushaf) olur. Mushaf, Kur’ân-ı kerimin okunmasına ve öğrenmesine ve ezberlenmesine sebep ve vâsıta olduğu için kıymetlidir.
Radyoda İslamiyetin yasak ettiği şeyler dinlenmez, hep faydalı ve sevap şeyler dinlenirse, bunlar arasında okunan Kur’ân-ı kerimi ve evde teypte, Müslümana yakışan şeylerin, nasihatlerin, derslerin arasında okunan Kur’ân-ı kerimi, öğrenmek için dinlemek câiz olur. Fakat, bunun Kur’ân-ı kerimin aslını dinlemek olmadığı, Elmalılı Hamdi efendi tefsirinin üçüncü cildinin 2361. ci sahifesinde yazılıdır. Kur’ân-ı kerimi, Peygamberimizin “sallallahü aleyhi ve sellem” ve Eshâb-ı kiramın okudukları gibi okumak ve dinlemek ibadet olur. Başka türlü okumak ve bunu dinlemek, ibadeti değiştirmek olur, bid’at olur. Bid’at ise, günahların en büyüğüdür. (Tam İlmihâl s. 726)