CEVAP
Dinimizde, yavan süt veya yağsız ayran satmak değil, yağsız süte, (Tam yağlı) veya (Yarım yağlı) diyerek müşteriyi kandırmak günahtır. Müşteri kandırılmıyorsa, rızası varsa, (Yağsız süt, yağsız ayran) diye yazıp satılıyorsa, günah olmaz.
Namaz içinde niyet
Sual: Namaz içinde çıbanı patlayan, idrar veya yel kaçıran bir kimse, namaz içinde Mâlikî'ye uyarak namazına devam edebilir mi?
CEVAP
Kitab-ül-fıkh alel-mezahibil-erbea’da, (Mâlikî mezhebinde, ikinci kavle göre, hastada, ihtiyarda, abdesti bozan bir şey hâsıl olursa, hemen özür sahibi olur ve abdesti bozulmaz. Harac hâlinde olan Hanefîler ve Şâfiîler, bu kavli taklit eder) denmektedir. Namaz içinde idrar kaçıran Hanefî, hâli müsait olmadığı zaman, Mâlikî’nin bu kavlini taklit eder. O anda niyet ederek, namazına, özürlü olarak devam eder. (İslam Ahlâkı)
Yeniden abdest alıp namaz kılmak harac olacağı için, Mâlikî taklit edilerek namaz tamamlanmaktadır.
Hangi ictihad doğrudur?
Sual: İmam-ı Rabbânî hazretleri, kâfir çocuklarının günahsız oldukları için Cehenneme gitmeyeceklerini, imanlı olmadıkları için Cennete de giremeyeceklerini, hayvanlar gibi yok olup gideceklerini bildiriyor. Ama başka âlimler çok farklı yazıyorlar. Hangisi doğrudur?
CEVAP
Bu konuda yedi türlü ictihad vardır. (Doğrusu şudur) diyemeyiz. Her müctehid ictihadının doğru olduğunu söyler. Ama hangisinin doğru olduğunu ancak Allahü teâlâ bilir. Çünkü Mecelle’de, (İctihad ictihadla nakzedilemez) buyuruluyor.
Eshab-ı kiram arasındaki savaşlarda da, İmam-ı Rabbânî hazretlerinin, bir tarafın ictihadının doğru olduğunu söylemesi de bir ictihaddır, Nass değildir. Eshab-ı kiramın ictihadını nakzedemez. Nakzedemediği için de karşı taraf suçlanamaz. Kâfir çocuklarının toprak olması da öyledir. İsabet etmiş de olabilir, yanılmış da olabilir. Ama müctehid, elbette kendi ictihadının doğru olduğunu söyleyecektir. İmam-ı a'zam hazretleri, (Benim ictihadlarım doğrudur) diyor. Biz de, onun ictihadı doğru diye, onun mezhebiyle amel ediyoruz. Mezhebindeki İmam-ı Ebu Yusuf, İmam-ı Muhammed gibi müctehidlerin tercih edilen kavilleriyle de amel ediyoruz. İmam-ı Rabbânî hazretlerinin bildirdiği gibi de inanıyoruz. Ama biz, müctehid olmadığımız için, (Falanca müctehid hata etti, İmam-ı Şâfiî yanıldı, İmam-ı Mâlik isabet edemedi) diyemeyiz. Müctehidlerin hata ettiğini söyleyen, mezhebi dinden ayrı görüp, onların mezheplerine (Beşerî din) diyen mezhepsizlere itibar etmeyiz.