CEVAP
Bazı âyet ve hadislerde olduğu gibi, deyimlerde ve atasözlerinde de maksat, kelimenin sözlükteki mânâsıyla açıklanmaz. Selefiler de, müteşabih âyetler gibi, deyim olan âyetleri de, sözlük mânâsıyla açıkladıkları için çıkmaza düşüyorlar.
(Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır) demek, (Acı ve kırıcı söz, dostu düşman yapar; tatlı söz, düşmanı bile dost yapmaya sebep olur) demektir. Yumuşak konuşmanın ve güler yüzlü olmanın önemi vurgulanmaktadır. Dilin tatlı olmasının, bal sürülmesiyle ilgisi yoktur. Yılan, tatlı dilden de, acı dilden de anlamaz. Tatlı dil demek, kırıcı olmayan, gönül alıcı, okşayıcı ve hoşa giden söz demektir.
Bu sözün yılanla, yılanı delikten çıkarmakla, dile bal sürmekle alakası yoktur. Deyimlerde, kelimelerin sözlük mânâsına bakılmaz. Âyet-i kerime ve hadis-i şeriflerdeki deyimler de, sözlük mânâlarıyla açıklanırsa, çok büyük yanlışlık olur.
Seferilikte gün sayısı
Sual: Tam İlmihâl’de, (Giriş ve çıkış günlerinden başka Hanefî'de 15 gün kalan mukim olur) deniyor. İlmihâl'e muarız biri, İbni Âbidin’de giriş çıkıştan bahsedilmediği için, S. Ebediyye’deki giriş çıkış ifadesinin yanlış olduğunu söylüyor. Kuzuluk'a veya Armutlu’ya 15 gün kalmak üzere devre mülk için giden kimse mukim mi seferi mi olur?
CEVAP
Seferi olur. Çünkü bir gün 24 saattir. Gün, imsak vaktinde başlar. Bir şehre öğle veya yatsı vakti girenin girdiği gün, bir gün değildir. Çıkarken de öğleyin veya yatsı vakti çıksa, çıktığı gün de bir gün olmaz. Bu bir gün olmayanlar gün olarak sayılmamaktadır. Giriş ve çıkış günleri sayılmadığı için tam 13 gün kalınmış olunuyor. 15 gün olmadığı için seferidir. Muarız olsun veya olmasın, başka kitaplardan kendi anladığını ölçü alarak Tam İlmihâl’e aykırı konuşana itibar etmemelidir.