CEVAP
Eğer o sohbette dine aykırı şeyler konuşulmamışsa, elbette günahlar affolur. İmam-ı Rabbanî hazretleri, (Salihlerle beraber olan, imanını korumuş olur) buyuruyor. Tâbiînin büyüklerinden Sâbit bin Eslem hazretleri buyurdu ki: Bir Müslüman Allahü teâlânın anıldığı yere dağlar kadar günahla girse, çıkınca üzerinde zerre kadar günah kalmaz. Mümin Kıyamet gününde Allahü teâlânın huzurunda durur. Allahü teâlâ ona, (Ey kulum! Sen, dünyada bana ibadet eden kullarımla beraber ibadet ediyor muydun?) diye sorunca o mümin, (Evet, onlarla birlikte ben de ibadet ediyordum yâ Rabbî!) der. Yine Allahü teâlâ, (Ey kulum, dünyadayken bana dua edip yalvaran ve beni zikredip ananlarla beraber, sen de yalvarıp beni andın mı?) diye sorar. O mümin yine, (Evet, yâ Rabbî!) diye cevap verir. Bunun üzerine Allahü teâlâ, (İzzetim hakkı için, beni zikredip, andığın her yerde ben de seni andım. Nerede dua edip yalvardınsa, o duanı kabul ettim) buyurur. Sâbit bin Eslem hazretleri sonra şu hadis-i şerifi bildirdi:
(Müminin hiçbir duası reddedilmez. Ya günahı affolur veya hayırlı karşılığını görür [mesela gelecek bir belayı önler] yahut âhirette karşılığını görür.) [Deylemî]
Tevekkül nasıl olur?
Sual: Bir yazar, (Ey Müslüman sen çalışma! Öyle yâ Mevla ücretle tutulmuş işçindir senin. Sen kahveye git! Bütün işleri Rabbin görür, çünkü vazifesidir onun. Daralınca başın, "Hızır'ı gönder" dersin. Evdeki hastana da Mevla bakacak. Demek Allah senin her şeyin, yanaşman, ırgadın o. Aile doktorun, eczacın o. Ey Müslüman! Böyle tevekkül olmaz. Huda'yı kul yaptın, kendin Huda oldun) diyor. Hangi Müslüman böyle tevekkül eder ki? Diyelim ki, böyle tevekkül eden cahiller var. Bunları kötüleyeceğim diye, Allahü teâlâ için böyle çirkin benzetmeler yapılır mı?
CEVAP
Hâşâ hiçbir Müslüman Huda'yı kul yapmaz, kendisi de Huda yani ilah olmaz. Şakayla da bunlar söylenmez. Onun saçma sözleri çoktur, çünkü o, mason Abduh'un çömezi ve onun gibi reform isteyen biridir. Yadırgamamak lazımdır.