CEVAP
Elbette yanlıştır. Büyük zatlar, şaka veya tevazu için de olsa, asla yalan söylemezler. Mevlana Halid-i Bağdadi hazretleri bir beytinde, (Günahlarım çok, dağ gibi, yüzüm kara, katran gibi) diyor. Elbette doğru söylüyor. Ama onların günah dedikleri işleri bizim iyi işlerimizden de kıymetlidir. İmam-ı Rabbanî hazretleri de buyuruyor ki:
İbadetlerini, iyiliklerini kusurlu, bozuk görmeye kavuşan bir kimse, öyle bir hâle gelir ki, sağ omzundaki, iyilikleri yazan meleğin hiçbir şey yazmadığını sanır. Çünkü yazacağı bir iyilik yaptığını görememektedir. Sol omzundaki, kötülükleri yazan meleğin durmadan yazdığını sanır. Çünkü yaptıklarının hepsinin çirkin ve kötü olduğunu görmektedir. Bu hâle kavuşan ârife, herkesin anlayamayacağı ve anlatamayacağı iyilikler ihsan olunur. (2/53)
“Sözünün eri olan mürid şöyledir ki, sol omzundaki melek, yirmi sene içinde, yazacak bir şey bulamaz” buyuruluyor. Bu kusurları çok, pek muhtaç olan [İmam-ı Rabbanî hazretleri] kendimi iyi anlıyorum ki, sağ omzumdaki melek, yirmi seneden beri, yazacak bir iyilik bulamamıştır. Allahü teâlâ biliyor ki, bu sözü gösteriş olarak söylemiyorum. Yine iyi anlıyorum ki, Frenk kâfiri, kendimden kat kat daha iyidir. Hatalarla, kusurlarla çevrilmişim ve günahlarımın altında ezilmişim. Yaptığım ibadetleri, iyilikleri, sol omzumdaki melek yazsa, yeridir. Sol omzumdaki melek, hep yazmaktadır. Sağ omzumdaki ise işsiz, boş durmaktadır. Sağdaki amel defterim bomboştur. Yabancılar, buna ister inansın, ister inanmasınlar. Eğer, bunun içyüzünü anlamış olsalar, inanırlar. (1/222)
Büyük zatlar, şaka veya tevazu için de olsa, asla yalan söylemezler.
Şimdi kim, imam-ı Rabbanî hazretleri yalan söylüyor diyebilir ki? (Sağ omzumdaki melek sevab yazmıyor) ifadesi için, yemin de ediyor: (Allahü teâlâ biliyor ki, bu sözü gösteriş olarak söylemiyorum) diyor. Hâşâ, yalan olsaydı, Allah'ı şahit göstermek çok tehlikeli olurdu. Bir hadis-i şerif:
(Yalan yere yemin etmek en büyük günahtır.) [Buharî]
Demek ki, (Büyük zatlar, tevazu için yalan söyler) demek çok çirkindir.
Bülbülün derdi
Dikenle gül dost olmuş,
Bülbülün gözü dolmuş,
Göğe çıkmış feryadı,
Çekip saçını yolmuş.
Biri demiş: Hey bülbül!
Al sana lale, sümbül!
Bülbül ah çekip der ki:
İstemem, ille de gül.
Dedesiyle konuşmam demek
Sual: Bir kimse, (Ali’nin dedesiyle konuşmayacağım) diye yemin etse, fakat Ali’nin baba tarafından olduğu gibi anne tarafından dedesi varsa, niyet ettiği dedesiyle değil de, öteki dedesiyle konuşsa, yemini bozulmuş olur mu?
CEVAP
Evet, bozulmuş olur. Hattâ birine, (Kardeşinle konuşmayacağım) derken onun kardeşlerinden birine niyet etse, o kimsenin de, beş tane kardeşi olsa, hiçbiriyle konuşamaz. Konuşunca yemini bozulur ve yemin kefareti vermesi gerekir.
Bir kişiyle cemaat olmak
Sual: Bir kişiyle cemaatle namaz kılarken, imamın abdesti bozulup gitse, yanındaki bir kişinin namazı bozulur mu? Yoksa kaldığı yerden devam edebilir mi?
CEVAP
Kaldığı yerden namaza devam eder.
Savaş bahanesiyle
Sual: Suriye’de Esad’ın askerleri, muhalifleri olan Sünnîlerin kadınlarına tecavüz ediyormuş. Muhalifler de, (Esad taraftarlarının kadınları savaş esiridir) diye cariye olarak kullanıyorlarmış. Bunlar uygun mudur?
CEVAP
Haber doğruysa, her iki tarafın yaptıkları da dinimize aykırıdır.
Mazlumun gözyaşları
Aldatmasın şatonun, renkli mermer taşları,
Kralı suda boğar, mazlumun gözyaşları.