CEVAP
Sağlık, ziraat, ağaç dikmek, çevre temizliği ve ticaret gibi konular, dinimizin önem verdiği konulardır. Ancak iyi kötü bunlarla ilgilenenler var. Onun için, bize daha çok lazım olan konuları işlemek gerekir. Hutbelerde, vaazlarda ve dînî yazılarda, daha lüzumlu olan konular üzerinde durulmalı. Mesela, (Ehl-i sünnet itikadı, gusül, abdest, namaz, helâl, haram, bid’at) gibi konulardan bahsedilmelidir. İtikadı bozuk olanın ibadetleri boşa gider. Haram yiyenlerin, bid’at işleyenlerin ibadetleri, sahih olsa da kabul olmaz.
Allah için uyku
Allah için değilse, uykusuz kalmak boştur,
Eğer onun içinse, uyumamız da hoştur.
Çocuk ateist mi doğar?
Sual: Bir ateist profesör diyor ki: (Ben doğduktan sonra anam ölmüş, zaten babamı hiç tanımıyorum. Kimsesiz büyüdüm. Çevremden hiç etkilenmedim. Kendi aklıma göre yetiştim ve ateist oldum. Bu da bana gösteriyor ki, her çocuk ateist olarak doğar. Sonra çevresi onu dindar yapar.)
Bunun bilimsel bir yönü var mıdır?
CEVAP
Bu, ilmî değil, indî bir yorumdur. Hristiyanlar da, (Çocuklar günahkâr doğar) diye, şarapla vaftiz yapıyorlar. Hâlbuki her çocuk, günahsız ve iyiliğe, güzelliğe elverişli olarak doğar. Sonra çevresi onu bozar. Çocuğun yetişme şekli çok önemlidir. Nasıl yetişirse öyle büyür, öyle yaşar. Kimi doğuştaki güzel fıtratını tamamen kaybeder, Ebu Cehil gibi kâfirliğine devam eder. Kiminin de, fıtratı yok olmaz, üzeri örtülür, İslamiyet’i görünce Hazret-i Ömer gibi sever ve böylece fıtratı meydana çıkar. Kâfirler içinde olduğu hâlde İslâmiyet'i kabul eder.
Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
(Her çocuk, İslam fıtratı üzerine doğar, yani Müslümanlığa elverişli olarak dünyaya gelir. Sonra bunları anaları babaları [ve çevresi], Yahudi, Hristiyan veya dinsiz yapar.) [Taberanî]
Demek ki annesi ölen ve babası bilinmeyen profesör, çevresindeki kötü insanların etkisinde kalarak doğuştaki güzel fıtratını kaybetmiş ve ateist olmuştur.
Mümine miraç
Namaz dertlere deva, mahşer günü başa taç,
Doğru kılınır ise, mümine olur miraç.