Resulullah'ın ismini işitince salevat söylemek de böyledir) deniyor. Namaza başlarken “Allahü ekber” diyoruz. “Allahü teâlâ ekber” mi demek gerekiyor? Elhamdülillah diyoruz. “Elhamdülillahi teâlâ” mı demek gerekiyor?
İnşallah yerine “İnşallahü teâlâ”, Maşallah yerine “Maşallahü teâlâ” mı demek gerekiyor? Bir de Resulullah desek saygısızlık mı olur? Muhakkak “aleyhisselam” eklemek mi gerekiyor?
CEVAP
Namaza başlarken (Allahü ekber) denir. Dinimiz öyle bildiriyor. Ekber demekle saygı ifadesi söylenmiş oluyor. (En büyük olan Allah'tır) deniyor. Büyük demekle saygımızı belirtmiş oluyoruz.
Elhamdülillah demekle (Hamd Allah’a mahsustur) diye Ona şükretmek gerektiği belirtiliyor.
İnşallah, denince, her şeyin Onun dilemesiyle olduğu, yani her şeye gücü yettiğini bildirerek Onu yüceltiyoruz, saygımızı belirtiyoruz. Maşallah, (Allah korusun, Allah nazardan saklasın) anlamına gelir. Yani Rabbimizin koruyucu olduğunu bilip Ona sığınıyoruz. Bu bir saygı işidir. Ya Rabbî, (Ey benim Rabbim) demektir. Bunu söyleyince saygı gösterilmiş oluyor. Müdürüm, komutanım denince de saygı gösterilmiş oluyor.
Peygamberimizin ismi Muhammed’dir “sallallahü aleyhi ve sellem”.
Bu özel isim, ilk defa söylenince “aleyhisselam” demek veya salevat getirmek vacibdir. (S.A), (S.A.S) gibi kısaltmalar uygun değildir. Resulullah denince ona saygı gösterilmiş oluyor. Allah'ın Resulü, peygamberi denmiş oluyor. Bu bir saygıdır. Ama Resulullah dedikten sonra salevat getirilirse, (sallallahü aleyhi ve sellem) denirse elbette daha iyi olur.
Eshab-ı kiramın veya İslam âlimlerinin ismini yazarken de saygılı davranmalı. Mesela (Gazalî dedi ki) demeyip, (İmam-ı Gazalî) denirse saygı ifade edilmiş olur, ama “hazretleri” veya “rahmetüllahi aleyh” denirse daha güzel olur. Eshab-ı kiramdan olan bir zat için de “radıyallahü anh” demeli, fakat (r.a.) gibi kısaltma yapmamalıdır. Mesela Ebu Hureyre “radıyallahü anh” demeli.
Asıl marifet
Ehli hüner mihneti, kendisine zevk eder,
Bilir neşe ve keder, bazen gelir ve gider.